primitive (ilkel)
mention (bahsetmek)
except (den başka)
certain-uncertain (kesin-emin-kesin
değil)
circumstance(durum,şart)
contain (içermek)
utter (söylemek)
precaution (önlem)
measure (ölçmek)
widespread (yaygın)
remarkably (dikkat
çekecek derecede)
application (başvuru,uygulama)
occur (olmak,meydana
gelmek)
mean(kastetmek,anlamına
gelmek)
prayer (ibadet
etmek)
assume (zannetmek,sanmak,varsaymak,farzetmek)
efficacy (tesir,etkinlik)
entity (varlık,oluş,varoluş,mahiyet)
frugally (turumlu,sade
bir şekilde.)
employ (işe
almak,kullanmak)
embody (temsil
etmek,cisimleştirmek)
sophisticated(sofistike,tecrübeli,gelişmiş)
peasant (köylü,çiftçi)
regard (addetmek,saygınlık,önem vermek)
underlying (temelde yatan,esas)
oppose (karşı çıkmak,muhalefet etmek)
demonstrate (göstermek,açıklamak,isbat etmek)
illustrate (örnekleme,resmetmek,tanımlamak)
inventive (bulucu,hünerli)
wholesome(besin değeri yüksek,erdemli)
calamity (afet,facia)
appropriate =suitable(uygun)
conclude (sonuçlandırmak,çıkarım yapmak)
bear a resemblance (benzerliği olmak)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder